30 Nisan 2008 Çarşamba

rio de janeiro ve ötesi


bir zaman önce meksika hayranlığımdan bahsetmiştim. onun aslı biraz konsepte dayansa da, meksika ve mexico city, "ölmeden görülmesi gereken yerler" listemde ikinci sırayı hakkediyor.

ama;
yakinen tanıyanlar bilirler ki; gönlümün birincisi, birincilerin sultanı, sultanların dansı(?!) her daim rio de janeiro olmuş, hatta yer yer ruhsal bozukluk seviyesinde yaşama amacım haline geldiği de görülmülştür.

şimdi bir rio'ya bakıyorum, bir göztepe / minibüs caddesine.

moral bozukluğu başka bir şey değil.

0 comments: