
bir zaman önce meksika hayranlığımdan bahsetmiştim. onun aslı biraz konsepte dayansa da, meksika ve mexico city, "ölmeden görülmesi gereken yerler" listemde ikinci sırayı hakkediyor.
ama;
yakinen tanıyanlar bilirler ki; gönlümün birincisi, birincilerin sultanı, sultanların dansı(?!) her daim rio de janeiro olmuş, hatta yer yer ruhsal bozukluk seviyesinde yaşama amacım haline geldiği de görülmülştür.
şimdi bir rio'ya bakıyorum, bir göztepe / minibüs caddesine.
moral bozukluğu başka bir şey değil.
0 comments:
Yorum Gönder